Derya Taylan
@Derya_taylan
Türk Dili ve Edebiyatı Öğretmeni
Elazığ
7 Kasım
9 okur puanı
Nisan 2020 tarihinde katıldı
Kendinizi yılgınlığa teslim etmeyin. Hayat böyledir, yaşamak gerek..
Ben geç kaldığımı düşünürdüm her şeye, o yeniden başlardı ...
Sayfa 93Kitabı okudu
Öldükten sonra çiçeği kim ne yapsın..?
-Jerome_David_Salinger608.jpg){kind=small}
Okur Takip Önerileri
İyimserleri ve karamsarları aynı anda ve aynı ölçüde haklı kılan, yaşanacak şaşkınlığın sınırsızlığı olsa gerek ..
Sayfa 197Kitabı okudu
Konuşamaz onlar, senin ruhuna bakarlar
Anlamadan edemezsin, gözleri olan hiçbir şeyi..
Zihnim hiç olmayacak sokaklarda dolaşır
Gerçeklerim aniden hayallere karışır.
Sayfa 30Kitabı okudu
Her felaketin iki ilacı vardır ; zaman ve sessizlik..
Karşı karşıya olan milletler değil, birbirinden nefret eden ve birbirini yalanlayan iki inançtı. Toplulukları sürüp götüren, onları mutlu veya bedbaht kılan, öldüren veya sağ bırakan, hürriyet veren veya onu ellerinden kopararak alan iki inanç.
Yenik düşmüştük bir kez ... Yenik düşeni rakamların gerçeği bile kurtaramaz.
En önemsiz çekişmelerde anlaşamamanın sebebi, çoğu zaman aynı fikri ileri süren insanların aynı kelimeleri başka anlamlarda kullanmalarındandır.
Sayfa 255Kitabı okudu
Hepsini unutacaksınız: Sizden üstün olanların acımasız gücünü, söylenmiş o düşüncesizce sözleri, budalalıkları, yetistiremediğiniz işleri, anlayışsızlığı, ihaneti, haksızlığı, aldırışsızlığı, sizi suçlayanları ve suçlayacak olanları, parasızlığınızı, hızla geçen zamanı, hiç geçmeyen zamanı, kavuşamadıklarınızı, yalnızlığınızı, felaketleri, felaketlerin hepsini, hepsini birazdan unutacaksınız.
Sayfa 225Kitabı okudu
Sensiz yaşayabilseydim şayet seni öldürmem ne kadar da kolay olurdu...
İdealist olmayanların işi değildir silaha sarılmak... Kelleyi gerçekten ortaya koymuş erkek ister bu iş... Doğru eğri, bir şeye gerçekten inanmış adam birini öldürmeye karar verdi mi, hiçbir tedbir geçemez önüne... Oysa yüzde doksan sekiz başarısızlıkla sonuçlanmıştır tarihte suikastlar.. Neden? Çünkü kendi kendini yıldırır, çoğunlukla aylıklı öldürücüler... Yakalanma korkusuyla, son dakika dehşete kapılır bunların çoğu... Ya kendini yakalatır sersemleyip... Ya da cezadan kurtulmak için ele verir arkadaşlarını... Bu işlere akıllı olan ya hiç girmez ya da yüzde yüz sıvanır ... Cıvık heriflere öldürttüğün leşi atlayıp nereye gidebilirsin? Suikastla ele geçirdiğini, suikastla geri alırlar senden...
Sayfa 65Kitabı okudu
Belki de anlatmaya çalıştın birilerine. Kim bilir? Anlatamadın; belki o insanın yüzüne bakar bakmaz anlatmanın yararsızlığını gördün.
Hor görüp başından attığını, yok olunca yeniden bulmak istiyor insan, bugün en çok sevdiğimiz şey dönüp dolaşıp en az sevdiğimiz şey oluyor yarın.
Hep yanlış yapıyorlar.
Ama doğrular da değişiyor.
Neden..
Önemsiz önemliyi eskitiyor.
Gözümle görüyorum eskidiğimi..
Eskidiğimden.
Sayfa 149Kitabı okudu
Hissedilmiş olan neyse, yaşanmış olan da odur. ..
Ey kendini bilen insan! Kendini oku...
Sayfa 12Kitabı okudu
İçimde söylemek istediğim çok şey var. Çok büyük şeyler. Bunları ifade etmenin yolunu bulamıyorum. Ve bazen bana öyle geliyor ki bütün dünya, bütün hayat, her şey içimde duruyor ve sözcüsü olmam için feryat ediyor. Hissediyorum ama anlatamıyorum.
Romeo ve Juliet'in yaptıkları gibi beraber ölmeyi tercih edenlerin sayısı çağımızda ki kadar az olmasaydı, belki inanırdım ben de sadakate.
Bir türkü duyulur.. Gece de başka türlü, gündüz de başka türlüdür. Çocuk söylerse başka tatta, kadın söylerse ... Genç söylerse başka türlü olur, yaşlı söylerse... Dağda söylenirse başka, ovada, ormanda, denizde başka türlüdür. Hep ayrı ayrı tattadır. Sabahleyin başka, öğle, ikindi, akşam başkadır.
Sayfa 63Kitabı okudu
Her şey yok olsa ve bir tek o kalsa ben hala onun bir parçası olarak dünyada yaşamaya devam ederim. Eğer her şey kalsa ve bir tek o yok olsa bütün evren benim için olağanüstü bir yabancıya dönüşür.
