Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
250 syf.
9/10 puan verdi
·
4 günde okudu
Çaresizliğin fotoğrafı çekilebilir mi?
Bir yandan dışarıda yağan karı seyrediyorum, bir yandan da
Ferit Edgü
Ferit Edgü
’nün “
Hakkari'de Bir Mevsim
Hakkari'de Bir Mevsim
” kitabında yazdıklarını düşünüyorum. “Neydi okuduğum bu böyle?” diyorum kendi kendime. Bir şiir mi, bir hikâye mi, ya da bir roman mı? Kitabı bitirene kadar şaşkınlık üzerine şaşkınlık yaşadığımı belirtmeliyim. Zira kitap, çok fazla türün iç içe girdiği, bazen
Hakkari'de Bir Mevsim
Hakkari'de Bir MevsimFerit Edgü · Alfa Yayınları · 201910,1bin okunma
Smeraldo
Smeraldo" İtalyanca'da " zümrüt" anlamına gelir. Bazıları , Smeraldo'nun yalnızca bir efsanede ortaya çıkan,kurgusal bir çiçek olduğunu söyler. Bazıları ise arkasında yatan hüzünlü ve güzel hikaye yüzünden onun gerçek olduğunu savunur. Ancak en önemlisi , Smeraldo şu anda mevcut değildir. Çünkü onu yetiştirmenin imkansız olduğu
Reklam
Eski aşıklarımız sevdiğine, "yarim" ifadesini kullanırlardı. Şimdiki sevgililerde manita, flört gibi saçma sapan böyle ruhsuz kelimler kullanıyor. Halbuki "yâr" kelimesi Farsça kökenlidir. Ve dost olan, yardımcı olan mânasındadır. Ama "manita" ise İtalyanca kökenli ve el altındaki kadın demek. "Flört" ise İngilizce kökenlidir. Ve işve, oynak demek. Bakın kelimelerin bir ruhu vardır. Kelimeler bir toplumun aynasıdır. Kendinize de hangi aynadan bakacağınızı siz seçersiniz, siz belirlersiniz. Aynı şekilde "yâr" kelimesinin bir zıttı vardır. "Ağyâr" kelimesidir. Arapça da "ağyâr" ğayr'ın çoğuludur. Bu da kendine dost olmayan, el olan, uzak olan manasına gelir. Eskiler o yüzden birisine duâ ederken, bir âşığa duâ ederken; "Allah yar bildiğini, sana ağyar etmesin. Diye duâ ederdi. Vallahi ne varsa eskiden var ya...
‘Cumhuriyet’ kavramı üzerine
“Kavram olarak ‘Cumhuriyet’ Arapça telakki edilir. Kökü hiç şüphesiz ki Arapçadır, fakat Arap dünyasında bir uygulama hâlinde mevcut değildi. ‘Cumhur’ daha çok Farslarda ve dilimizde ‘topluluk, taife, ahali, kalabalık,’ gibi anlamlarda kullandığımız, İtalyanca ‘la gente’, Fransızca ‘le gent’, Almanca ‘die Leute’, Slav dillerinde ‘lyudi’yi karşılayan bir kelimedir. ‘Cumhur’ kelimesi Osmanlı Türkiyesi’nde monarşi muhalifi Türkler tarafından ‘cumhuriyet’ hâline getirilmiştir. Fransız İhtilali’nin ortaya çıkardığı kelimelerden biri olan ‘republique’ sözcüğünün karşılığıdır. Aslında ‘res publica’ Yunanca ‘politeia’dan; yani ‘devlet, devlete ait olan’ anlamındaki kavramdan gelmedir. Tespitlere göre ‘res publica’yı ilk defa ünlü hatip Cicero, ‘Roma kamu varlığının şahsiyeti veya mülkü’ anlamında kullanmaktadır…”
71 syf.
8/10 puan verdi
Stefan Zweig tarafından yazılan "Bir Kadının Yaşamından 24 Saat" adlı kitap, Türkiye'de ilk olarak 1986 yılında yayınlanmış. Kitap, adından da anlaşılacağı üzere bir kadının yirmi dört saatlik kısa hikayesini aktarmaktadır. Kitap, Fransız Riviera'sında geçmekte ve Avrupa'da elit kabul edilen kesimin değişken ahlak
Bir Kadının Yaşamından Yirmi Dört Saat
Bir Kadının Yaşamından Yirmi Dört SaatStefan Zweig · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2020126,5bin okunma
133 syf.
9/10 puan verdi
·
3 günde okudu
"Bir yapıtın ölmezliği işin öyküsünde değil, o öykünün yazarı tarafından ele alınışında saklıdır." Kitapta yer alan bu alıntıyı neden yazdığımı aşağılarda belirtecem. Bu tür eserlerin garip bir büyüsü var, tiyatro oyunu olduğunu bildiğiniz halde okurken kendinizi gerçekliğin ortasında buluyorsunuz daha doğrusu oyunun akışı
Romeo ve Juliet
Romeo ve JulietWilliam Shakespeare · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202260,2bin okunma
Reklam
200 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
5 günde okudu
….bak şu hançerin üstüne. Üzerinde İtalyanca bir cümle: Entrero in un cuore! manası nedir biliyor musun? ‘’Bir kalbe gireceğim!’’ demek ve bu senin kalbin. (Sayfa 179) bu diyaloğa cevaben youtu.be/ZWwtLPtQLHw şunu bırakayım da 179' dan sonra nasıl bir kafayla okuduğum anlaşılsın :D artık ciddileşebilirim
Bir Tereddüdün Romanı
Bir Tereddüdün RomanıPeyami Safa · Ötüken Neşriyat · 20207,1bin okunma
750 syf.
9/10 puan verdi
“TAK TAK TAK…! İncelemeyi tıklattım açtım girdim! Gece sessiz… Aaa… tren gidiyor. İstasyon yakın Çufçufçuf! Dıııııtttt! Dur bakalım gökyüzüne hava açık mı? Hay Allah! Bacağım masaya çarptı. Morarır şimdi. Eyvah! Kardeşim uyandı. --Abla yatıp zıbarır mısın artık? --Derya kes çeneni işim var sen uyu… “ Diye girdim incelemeye, şimdi biraz
Ulysses
UlyssesJames Joyce · Norgunk Yayıncılık · 20151,066 okunma
208 syf.
9/10 puan verdi
·
5 günde okudu
Paola PERETTI /Korkarak yaşamak, yaşamak değildir, Mafalda!
Bir saat düşünün... Geri sayım yapıyor hiç durmadan! Ve siz o saate bakınca ne kadarlık ömrünüz kaldığını görüyorsunuz. Nasıl olurdu öyle yaşamak? Kulağa ürpertici geliyor değil mi? Başkahramanımız "Mafalda" isimli bir kız çocuğu. Gözündeki rahatsızlık nedeniyle her geçen gün görme yetisini biraz daha kaybediyor. Altı ay sonra ise
Kiraz Ağacı ile Aramızdaki Mesafe
Kiraz Ağacı ile Aramızdaki MesafePaola Peretti ·  Genç Timaş Yayınları · 202010,9bin okunma
575 syf.
9/10 puan verdi
·
35 günde okudu
Roman aynasıdır sokağın
Helios ışığını tüm gücüyle tenimizde gezdirirken, Kharitlerden doğma bir neşeyle, yanımda hırlayan, tıslayan Cerberus hizmet ediyordu bütün konuklara... Kadehlere değişik tatlarda Ambrosialar doluyor, anında tükeniyordu. Zeus’un keyfi yerinde olurdu, Hera’yı edebilseydi ikna. Hades’in gözlerinde Persephone’nin diri bedeni, Ares, Hephaistos’un
Faust
FaustJohann Wolfgang Von Goethe · Doğu Batı Yayınları · 202413,6bin okunma
Reklam
Neden ‘Portakal’ deriz?
“Portakal’ın ana vatanı olarak Hindistan’ın kuzeyi gösterilir. Portakal’ın Malezya mitolojisindeki adı da ‘naga ranga’dır. Bizdeki ‘narenciye’ kelimesi de diğer dillerde ‘portakal’ manasına gelen ‘naranje’, hatta İngilizcede hem turuncu hem de portakal anlamına gelen ‘orange’ kelimesi de bu ‘naga ranga’ya kadar uzanır gider. Biz hiç bu mitolojik işlere girmeden doğrudan ‘portakal’ adını vermişiz. Çünkü ‘Portekiz’ adıyla bildiğimiz ülkenin adını, bir zamanlar İtalyanca seslenirmişiz: ‘Portogallo’. İşte bu narenciye de bize ta oralardan gelince, hiç uğraşmadan geldiği ülkenin adını vermişiz. Tıpkı ‘Antep fıstığı, Şam fıstığı, Adana kebabı, Anamur muzu’ gibi isimlendirmeleri bu ‘narenciye’ye de uygulayarak, ‘portakal turuncusu’ demişiz ona ve zamanla ‘turuncu’ ifadesi atılarak sadece ‘portakal’ı bırakmışız.”
İtalyanca "kırk gün" anlamına gelen karantinanın mantığı, hastalığı başkalarına bulaştırmamak için hastaları tecrit etmekti.
Sayfa 92 - YKYKitabı okudu
256 syf.
10/10 puan verdi
·
3 günde okudu
BEN, ANADOLU!
“Kübele’yim ben, Ana Tanrıçası Anadolu’nun Ben Anadolu.” ... Ben Anadolu, Anadolu toprağının mitolojik, tarihsel, toplumsal ve insani boyutlarını, bu coğrafyanın ayrılmaz parçası olan  “Kadınlar” aracılığıyla anlatıyor. Oyun, binlerce yıllık süreç içinde 92 Anadolulu kadının, yürek ezen acılarıyla, ince dengeler üzerine kurulu karar aşamalarıyla,
Ben Anadolu
Ben AnadoluGüngör Dilmen · Mitos Boyut Yayınları · 201751 okunma
1.500 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.