Evet, dünya kurulalı beri binlerce enbiya, evliya ve ulema birbirini tasdik ede ede gelmiştir. Yalanlama değil, hep tasdik... İnsanlara, dünyada ve ahirette huzura, saadete kavuşmanın yollarını gösterdiler. Kendilerine uyanlar gerçek huzuru buldular.
Filozoflar ve “dünyayı anlatanlar” ise birbirini yalanlayarak, çürüterek
ortaya çıktılar. Herbiri ayrı şeyler söylediler. Böylece, hem kendilerinin hem de arkalarından gidenlerinin dünyalarını ve ahiretlerini kararttılar... Bunların uzantıları durumundaki “şarlatanlar” bugün de karartmaya devam ediyorlar!..
Dinin naklî olduğu; felsefeye, ilhama, düşünceye dayalı olamayacağı gerçeği bilinmedikçe, daha çok kimsenin hayatları kararmaya devam edeceğe benziyor.!..
Sabahın ilk ışıklarını yatağında, uyuyarak karşılayan kişi o günden oldukça büyük şeyler kaçırmış, günün en önemli bölümüne gözlerini kapatmış demektir.
Beyin Gücünü Etkili Kullanma Sanatı kitabını okurken 230. sayfada Niğdeli işadamı Osman Nuri Önügören ismine rastladım.
Bu değerli büyüğün oğlu Mahmut Özügören ile Sudan'da yani Hartum'da zaman zaman görüşürdük.