İncelemeye başlamadan önce sizinle bu kitapla ilgili çok şaşıracağınız, sıra dışı bir bilgi paylaşmak istiyorum: Dostoyevski bu kitabı kumar borcunu ödemek için sipariş üzerine sadece 25 gün........
Kızmayın hemen, küçük bir şakaydı arkadaşlar... :) Bu kitap hakkında konuşurken bu bilgiyi vermeyenleri Sibirya'ya kürek cezasına
Ve kitap bitti,
İncelemeyi yazıp mı intihar etsem yoksa yazmadan mı bilemedim.
Eğer bu incelemeyi okuyorsanız ilk ihtimal kazanmış demektir!
"Ölümle biten bir intihar yok.
Asıl intihar
Gün gün yaşamakta." (s. 288)
Öyle bir eser ki sayfa sayfa ölüyorsunuz. Yalnız başınıza, sevgisiz, bıkıp usanmış... Ölümü anlatan şairler var
"Bin defa daha doğsam bu evrene, onunla yolum hep kesişsin isterdim"
"Peki ama hangisini seçmeliydi? İşte asıl soru buydu. Mantığın sesi her zaman doğru yolu mu gösterir?"
"Şu koca evrende sanırım birey olarak kendimizi gereğinden fazla önemsiyoruz."
"Yanımda sen olunca gökyüzündekiler sadece yıldız tozu."
"Aşk filmi izlemeyi seven makineler! Ne tuhaf geliyordu kulağa. İyi ama aşkı hissedemeden aşk filmi izlemekten zevk alabilir miydi bir bilinç?"
"Sen bir ağaç olsaydın meyvesi tükenmeyen bir ağaç olurdun. Kendinden sonra gelen tüm insanları bilgeliğin, paylaşımcılığın ve erdeminle doyururdun."
Yazarı olduğum
Yapay Dünya Kolonisi'nin basımının ilk yılını tamamladık. Sizlerin en sevdiği birkaç alıntıyı tekrar paylaşmış oldum. Kitap, benim ilk göz ağrım olduğu için bende ayrı bir öneme sahip. Bu yüzden onun ilk yaşını sizlerle kutlamak istedim. Bu kapsamda 10 değerli okurumuza romanımı hediye etme kararı aldım. İMZALI ve kargosu ödenmiş şekilde göndereceğim kitabı kazanmak için yapmanız gereken tek şey bu iletiyi BEĞENİP PAYLAŞMAK. Çekilişe katılmak için son gün 30 Ocak 2023.
HER ŞEYİ FAZLASIYLA ANLAMAK BİR HASTALIKTIR.
Edebiyatın psikoloğu olan, çağ açıp çağ kapatan, yeni bir tür oluşturup o türün bir mevsimi olan yazarın koltuğunun karşısındayız. Israrla kaçan aynamızı yüzümüze tutuyor. Bu eser bir tutum olarak, modern Rus toplumunun kaçınılmaz olarak ürettiği türden sorunların bir örneği. Rasyonel egoizm ve diğer
Kitabı ikinci kez okudum.İlkinde, sanırım yaşım küçük olduğu için aklımda kalan tek şey Felix'in aşkıydı. Şimdi ise beni en az etkileyen nokta "aşk" oldu.
Kitapta aşkın anlatıldığını zaten baştan biliyordum .Ben, aşkın kendisinden çok güzel ifade edilişini sevdim bu romanda.
Aşkı ile ön plana çıkan üç kahramana bir bakmak
İncelememe bir alıntı ile başlamak istiyorum.
“Kitap okuyorsun ve yapayalnız buluyorsun kendini”
Beni bu eserde en çok etkileyen alıntı olmuştu.
Kitap okurken hiç şikayetçi olmadığım bir durumdur.
Bazen anlamsız bir kalabalıktan ziyade bir kitabın içerisinde yalnızlaşmak daha anlamlı geliyor.
Önyargı sorunu. Kimsenin ciddiye almadığı ama toplumu ciddi anlamda etkileyen bir sorun. İnsanlarda sürekli fark ettiniz mi bilmem bu yaklaşım var. Doğulu ise şöyledir, İzmirli ise böyledir, o köyden adam mı çıkar, bu adamda şu özellik var düzelmez, kısa boyludan korkacaksın, şu meslekten kimse ile evlenme sakın aldatır, Kadın çok kazanırsa
Barış Manço’nun Fransız spikere verdiği ders
Barış Manço, Fransa’da bir televizyon kanalının canlı yayınına konuktur.
Karşısında küstah bir spiker vardır ve Barış Manço’yla dalga geçmektedir.
Sürekli “İşte Türk, yani barbar, vahşi” vs. demektedir. Barış Manço daha fazla dayanamaz ve spikere “Yanınızda kâğıt para var mı?” diye sorar.
Bu soru
Kitap hakkındaki bazı incelemeleri okudum. Biraz haksızlık yapılmış buldum ve bazı incelemeleri de aşırı abartılı gördüm. Bu sebeple kitabı genel olarak incelemek yerine içinde bulunan altı hikayeyi ayrı ayrı incelemeye karar verdim.
•İnsan Neyle Yaşar?
Kitaba ismini veren bu öyküde bir meleğin cezalandırılması anlatılıyor. Tanrı onu üç soru
Yıllardır başarıyla sahnelenen; Batı tarafından hor görülen mazlum Müslüman halkların sesi olmuş “cesur lider” rolüne angaje, yazılan kişi -ya da kişiler- tarafından oldukça iyi tasarlanmış bir kitap.Okurken insanın milli duygularına hitabeden, hafiften gururunu okşayan bir tarafı aşikar, gel gelelim işin iç yüzünde kazın ayağı öyle değil.(Arka
"İnsan beyni onu anlayabileceğimiz kadar basit olsaydı, o zaman da biz onu yine anlayamayacak kadar aptal olurduk."
Yine bir inceleme yazmadan diğer okurların yazdığı güzel incelemelere göz gezdirdim. Dolayısıyla kitabın içeriğini, konusunu ve kahramanlarını bu incelemeden öğrenemezsiniz çünkü yazmadım. Bunun için diğer incelemelere göz
Burada sizlere hem kitap hakkında, hem o zamana ait, hem sonrasında yaşananlar için az biraz bilgi vereceğim. Umarım konu ile ilgili sizleri çok sık boğaz etmemişimdir? Evet, az uzun oldu ama böylesi bir eser de ancak böyle anlatılabilirdi diye düşünüyorum.
1925 yılında, hiperenflasyonun bitiminden kısa bir süre sonra Almanya'da, o günlerde sağcı
Yozo babasının işinden dolayı küçük yaşta insan ilişkilerindeki sahteliğin çok yakın bir tanığı olmak zorunda kalmıştır. Bu durum tüm yaşamını etkilemiş, insanlığa güvenmeyi bırakın ondan korkunç derecede ürkmüştür. Hizmetkarlarla yaşadığı bir olay da bu durumu pekiştirmiştir. Bu olayı güvenmediği için ailesine bile anlatamamıştır.