Hepimiz öyle değil miyiz?Ben,Türkçeyi muhtelif devirlerinde,muhtelif elbiselerle,muhtelif şekillerde gördüm ve sevgilimi o libaslar altında,kendi cevherinde sevdim.
Ben onu perişan gönüllü şairin:
“O gül-endam bir âl şâle bürünsün yürüsün.Ucu gönlüm gibi ardınca sürünsün yürüsün.” Beyitinde olduğu gibi,bir al şala sarınıp yürüdüğünü görerek de sevdim.
Halit Ziya Uşaklıgil