“İçeri Girenler Dışarıda Bırakın Her Umudu” (DANTE, CEHENNEM KANTO 3)
“Yaşam yolumuzun ortasında
Karanlık bir ormanda buldum kendimi,
Çünkü doğru yol yitmişti.” (DANTE, CEHENNEM KANTO 1)
Kitap, Kurtz adında meşhur bir İngiliz sömürgecisini bulmak üzere yola çıkan bir karakterin hikâyesi. Bir Nehirde parçalandı parçalanacak bir tekneyle Kurtz’a doğru yol alırken Dante’nin cehenneme inişine benzer şekilde dehşetli manzaralarla karşılaşır. Açlıktan kırılan, ruhları ölmüş gibi yürüyen, bir deri bir kemik siyahiler… Grotesk manzaralar… Okurken bir halüsinasyonun içindeymişim gibi hissettim. Kurtz’u kafasında kahramanlaştıran karakterimiz nihayetinde onu bulduğunda, karşısına güç zehirlenmesi yaşayan, kendini tanrı ilan eden acayip bir İngiliz bulur.
Sömürgecilik eleştirisini de aslında İngiliz olmasa da İngiliz vatandaşı olup İngilizce yazan Joseph Conrad yapıyor. Shakespeare’in Fırtına oyununda yerli Caliban’ın dediği gibi, “Bana dili öğrettin, bundan tek kazancım onunla sana lanet okumak oldu.” İngilizce yazan Afrikalı yazarlar da genelde bu nedenle yazarlar. Conrad ise Avrupalıdır. Onu bu eseri yazmaya iten vicdanıdır. Kısacası kitap o karanlık kıtaya giren adamın insanlığa dair tüm umudunu terk etmesi üzerine.
Okuması zor bir kitap. Kullanılan çeşit çeşit imge insanı yorabiliyor. Ama dikkatle okursanız sarhoş olup çıkarsınız. Ben Zeplin Kitap’tan çıkan çeviri okudum ve çok memnun oldum. Büyük bankalara ait yayınevleri yerine küçükleri tercih edelim.