Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Ela çal

“Zekilik kadar, aptallık da gerekliydi. Ama aptalca davranmak da, zekice davranmak kadar zordu.”
Reklam
Zincire vurulmuş olmak çoğu kez özgür olmaktan iyidir.
İnsanlar birbirlerine gülüyorlarsa aralarında nefret, birbirleriyle gülüyorsa aralarında sevgi çoğalıyormuş.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Daha önce pek fazla okumuyordum. Kitaplar evimizde pek sık görülmezdi. Ekmeğin daha önemli olduğu düşünülürdü. Karnımızı doyurmak zihnimizi doyurmaktan daha önemli bir işti.
Tanrım, beni dostlarımdan koru, düşmanlarımla kendim baş ederim.
Reklam
“Öldü biliyorum! Bilmediğimi mi sanıyorsun? Ama, onu yine de sevebilirim, değil mi? Bir insan öldü diye onu sevmekten vazgeçmek zorunda mısın, Tanrı aşkına; özellikle de, hayatta olanlardan bin kez daha iyi kalpli bir insansa?”
Tanıştığıma hiç memnun olmadığım kimselere, durmadan, ''Tanıştığıma memnun oldum'' demek beni öldürüyor. Ama hayatta kalmak istiyorsanız, ille de bu zırvaları söylemek zorundasınız.
Gerçek mutluluk, yavaş yavaş, azar azar gelir...
Ölüm korkusunu kafamdan bir atabilsem, diye düşündü. Fakat bu, yağan yağmura engel olmak gibi bir şeydi.
Allah beni 3 hakikati öğrenmem için Dünyaya yolladı. Allah'ın bana söylediği ilk soru şuydu. 'İnsanın kalbine ne hükmeder?' ve anladım ki insanın kalbine sevgi hükmeder. ikinci soru ise 'İnsana ne verilmemiştir ? ' İnsana kendi ihtiyaçlarının bilgisi verilmemiştir. ve üçüncü soru ise 'İnsan ne ile yaşar?' ve anladım ki İnsanın elinde hiç bir şey olmasa bile Allah sevgisi olsun yeter. Yani insan Allah'a inanmadan yaşayamaz..
Reklam
Adam bir yıl sonrasına hazırlanıyor, ama akşama varmadan öleceğini bilmiyor'' diye düşündüm...
"Hiç geçmeyen, hiç unutulmayan şeyler de var, beyefendi! Ölünceye kadar insanın sırtından atamayacağı şeyler de var..."
Varlığı büyük boşlukları dolduracak mahiyette bir şey değildi; fakat yokluğu müthişti...
"Birinden korkunca ondan nefret edersiniz ama boyuna da düşünüp durursunuz onu. Kendi kendinizi aldatırsınız; aslında kötü değildir dersiniz. Ama onu görünce, tıpkı nefes darlığına tutulmuş gibi olursunuz, soluk alamazsınız."
Bize hiç bir şey yapılmadı, yalnızca tam bir hiçliğin içine koyulduk, çünkü bilindiği gibi dünyada hiçbir şey insan ruhunu hiçlik kadar baskı altına alamaz.
Reklam
Özgürlüklerini savunmayanların ödedikleri bedel ağırdır.
İnsanın yüreğinin iyi olması için akla ihtiyacı yoktur. Zaten bu ikisi pek birlikte olmuyor gibi.
Onu düşünmekten kendimi alamıyorum, şimdi acının ne olduğunu gerçekten biliyordum. Ayağını bir cam parçasıyla kesmek ve eczanede dikiş attırmak değildi bu. Acı, insanın birlikte ölmesi gereken şeydi. Kollarda, başta en ufak güç bırakmayan, yastıkta kafayı bir yandan öbür yana çevirme cesaretini bile yok eden şeydi.
Ancak günümüzün hastalıklı toplumunda bir insan çok fazla kitap okumakla suçlanabilirdi."
Şöyle dedi: ‘Çok korkuyorum.’ ‘Neden,’ diye sordum. ‘Öyle mutluyum ki, Doktor Resul. Böylesine büyük müthiş bir mutluluk, insanı korkutuyor.’ Yine nedenini sordum, şöyle dedi: ‘Senin bu kadar mutlu olmana, ancak senden bir şey almaya hazırlandıkları zaman izin verirler.’
Benim beklediğim aşk başka! O bütün mantıkların dışında, tarifi imkansız ve mahiyeti bilinmeyen bir şey. Sevmek ve hoşlanmak başka; istemek bütün ruhuyla, bütün vücuduyla, her şeyiyle istemek başka... Aşk bence bu istemektir. Mukavemet edilmez bir istemek!.
Reklam
"Vücutlarımız, birbirimize en kolay vereceğimiz şeydir. Asıl mesele, birbirimize hayatlarımızı verebilmektir. Baştan aşağıya, sadece bir aşkın olabilmek, bir aynanın içine iki kişi girip oradan tek bir ruh olarak çıkabilmektir."