Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

148 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
Haklılığıyla Yalnız Olan Bir Kadının Dünyaya Karşı Çığlığı:Kassandra
“…çünkü ben gördüğüm her şeyde haz buluyordum, umut değil! Ve görmek için yaşamaya devam ediyordum.” -Kassandra 1. Giriş: Bu yazı yalnızca kitaba dair değildir. Yunan Mitolojisi ekseninde Homeros’a, onun kaleme aldığı destanlara ve o destanlarda yer alan olaylara dair bütünleyici bir yazı olması amaçlanmıştır. Christa Wolf’un romanına konu olan Kassandra’nın karakteri, yetenekleri ve yaşamı da konu dahilindedir. Troya Savaşı’nı merkezine alan olaylar dizisine meraklı olanlar gönül rahatlığıyla okuyabilirler. Şimdiden zaman ayırıp okuyacak olanlara teşekkürlerimi sunuyorum. 2. Yazar ve Eserleri Hakkında Kısaca: Alman yazar
Christa Wolf
Christa Wolf
, 1929’da doğdu. 2011’de hayatını kaybeden yazar, denemeleri, makaleleri, öyküleri ve romanlarıyla oldukça üretken bir yaşam geçirdi. Çeşitli dergilerde lektör, redaktör ve editörlük gibi işlerde çalıştı ve edebiyat alanında pek çok araştırmada bulundu. Birçok edebiyat antolojisi hazırlayan Wolf kendine has kurgularıyla dikkat çeken bir yazar olmasının yanında mitolojik eserleriyle adından söz ettiren bir yazardır. Yunan Mitolojisi’ne özel bir ilgi duyan Woolf bu konuda birçok çalışma yaptı ve hatta romanlar yazdı.
Kassandra
Kassandra
ve
Medea. Sesler
Medea. Sesler
buna örnek olarak gösterilebilir. Wolf’un ayrıca Karoline von Günderrode ve
Heinrich Von Kleist
Heinrich Von Kleist
adlı 2 yazarın hayali buluşmasını ele aldığı “
Hiçbir Yerde
Hiçbir Yerde
” romanı da deneysel edebiyat açısından önemlidir. (Kitaba dair inceleme yazısı için bakınız: #155408476) 3. Homeros, İlyada ve Troya Savaşı’na Dair: “Troya’nın ruhu Troya’da kalmamalıydı.” (sayfa 93) Antik Yunan edebiyatının yazılı en eski eserleri
Homeros
Homeros
’a aittir. M.Ö. 8. Yüzyıl civarında günümüzde İzmir ili sınırları içinde kalan İyonya bölgede doğup yaşayan Homeros, Anadolulu bir ozan olmasına rağmen, Yunanca konuşuyordu ve eserleri de Yunancanın İyon lehçesiyle oluşturulmuştur. Antik Yunan’da âdeta kutsal kitap görevi gören
İlyada
İlyada
ve
Odysseia
Odysseia
şiirsel bir dille kaleme alınan etkileyici destan metinlerdir. Troya Savaşı’nı konu alan İlyada, Tanrılar ve insanların savaşı olmasının yanı sıra, büyük uygarlıkları karşı karşıya getiren bir savaştır aynı zamanda. Anadolu ve Yunan halkları, bugün Çanakkale sınırları içinde kalan Troya antik kentinde savaşmış ve kazanan Akha (Yunan) orduları olmuştu. Bu savaşın gerçekten yaşanıp yaşanmadığı her zaman tartışma konusu olsa da, eldeki veriler ışığında yaşandığı fikri fazlasıyla ağır basmaktadır. Fakat savaşa tanrıların müdahil olması ve diğer doğa üstü olaylar daha çok mitolojik eklemeler olarak görülür. İşte varlığı tartışmalı olan bu karakterler arasında Kassandra da gelir. 4. Kassanda Kimdir? Troya’nın ünlü kralı Priamos’la karısı Hekabe’nin kızıdır Kassandra. Hektor ve Paris’ten sonra adı en çok anılan çocukları olan Kassandra’nın dramatik bir öyküsü vardır. Destanlar ve tragedyalarda “gözü yaşlı” kadın tiplemesine örnek olarak gösterilebilecek kadınlardan biridir. Geleceği görme gücüne sahip olması onu özel kılan etmenlerin başında gelir. Bilicilik yeteneği kendisiyle birlikte ikiz kardeşi Helenos’a da verilmiştir ve bu durum 2 farklı mitolojik efsaneyle anlatılır. İçlerinde daha fazla bilineni şüphesiz tanrı Apollon’la ilgili olanıdır. 5. Kassandra’nın Bilicilik Yeteneği ve Hayatı Hakkında: “Uzun günler tek bir şey düşündüm: Bir zaman gelecek her şey geride kalacaktı.” (sayfa 138) Efsaneye göre Apollon, Priamos’un güzel kızı Kassandra’ya aşık olur. Eğer kendisiyle birlikte olursa ona kâhinlik yeteneği vereceğini söyler. Kassandra bunu kabul eder fakat önce yeteneği almak ister. Aldıktan sonra ise tanrıya yanaşmaz ve bu durum Apollon’u bir hayli öfkelendirir. Kassandra’nın ağzının içine tükürdüğü ve kâhinlik yeteneğini baltaladığı rivayet edilir. Bu durum, Kassandra’nın görüsünün kaybolduğu anlamına gelmese de, pek bir işe yaramayacağı anlamına gelir ve gerçekten de öyle olur. Kassandra, geleceğe dair birçok olayı sezer, görür fakat kimseleri inandıramaz. Buna Troya’nın yıkılışı da dahildir. Paris’in hayat hikâyesini daha en baştan görmüş fakat kimseyi inandıramamıştır. Helena’nın Yunanistan’dan Anadolu’ya gelin olarak getirilmesinin büyük bir savaşa neden olacağını sezmiş ve herkesi uyarmıştır fakat yine kendisine inanan olmamıştır. Akha ordularının 10 yılın ardından eve dönmeye karar verip Troyalılar'a tahta at armağan etmesini de iyi niyetli bulmayan Kassandra, atın şehrin içine alınmaması gerektiğini söylemiştir ama yine onu dinleyen olmamıştır. Bu durum, Troya’nın yıkılışına sebep olmuştur. Troya yağma edilirken Kassandra Athena Tapınağı’na sığınır ve orada Akha ordularının en önemli savaşçılarından biri olarak anılan Aias’ın saldırısına ve tecavüzüne uğrar. Ardından Kassandra da diğer Troyalı kadınlar gibi Yunanlar’a köle olarak verilir. Agamemnon’un aşık olduğu ve yanına aldığı bahtsız kâhin, Yunanistan’a doğru yola çıkar fakat çektiği çileler bununla da sınırlı kalmayacaktır. Agammemnon’un eşi Klytaimnestra tarafından öldürüleceklerini gören Kasandra, nihai kaderine doğru ilerlemektedir. Bu olay, Antik Yunan’ın en önemli tragedya yazarlarından biri olan
Aiskhylos
Aiskhylos
'un "
Agamemnon
Agamemnon
" adlı eserinde detaylıca işlenmiştir. 6. Mitoloji ve Psikoloji Arasındaki İlişki: Mitolojik öykülerin çözümlemeleri bizleri çok ilginç sonuçlar götürür. Bir insanın başına gelebilecek neredeyse bütün acılar mitolojik hikâyeler, destanlar ve tragedyalarda anlatılagelmiştir. Hatta bazen öyle ilginç sonlu öykülerle karşılaşırız ki, bu kadarının olabileceğine şaşırırız. İnsan psikolojisine dair çok önemli çıkarımlarda bulunabileceğimiz bu öyküleri irdeleyen isimlerden biri ise psikanalistin ünlü isimlerinden
Sigmund Freud
Sigmund Freud
’dur.
Sophokles
Sophokles
'in "
Kral Oidipus
Kral Oidipus
" adlı tragedyasında karşımıza çıkan öykü, Freud’un “Oidipus Kompleksi” adlı kuramını oluşturmasına yaramıştır. Hem Hem
Sophokles
Sophokles
hem de
Euripides
Euripides
'in Elektra adlı tragedyalarından (
Elektra
Elektra
ve
Elektra
Elektra
) yola çıkarak da “Elektra Kompkleksi”ni bilim dünyasıyla paylaşmıştır Freud. (Sophokles'in Elektra adlı tragedyasına dair inceleme için bakınız: #153531923) Bunlar, günümüz dünyasında saygı gören, üzerine bilimsel çalışmalar yapılmış olan önemli fikirlerdir. Bu kuramlar arasına mitoloji dünyasından bir tane de ekleniyor ve bu da Kassandra Kompleksi (veya sendromu) olarak adlandırılıyor. 7. Psikolojide Kassanda Sendromu Nedir? Kassanda Sendromu, ismiyle müsemma olduğu karakterden alıyor içeriğini ve bu da kişinin geleceği hissetmesine rağmen kimseye inandıramaması anlamına geliyor. Söylendiğinde kimse tarafından inanılmayan fakat sonrasında gerçekleşerek üzücü durumlara sebebiyet veren olaylar Kassandra Sendromu ile ifade edilmektedir. Sıkıntılı ruh halleri sonucunda geleceğe dönük bazı şeyler algılayan kişiler, bunları çevrelerindeki kişilere anlatırlar fakat destek bulamazlar. Bu durum onları fiziksel ve duygusal yönden sıkıştırır ve ıstırap yaşamalarına neden olur. Edebiyatta ve sinemada konunun işlendiği birçok örneğe rastlamak mümkündür. Terminator film serisi ve Twelve Monkeys (12 Maymun) filmleri zamanda yolculuk temasına sahip olmalarının yanı sıra Kassandra Sendromu’nu da senaryolarında barındırırlar. 8. Kassandra Romanının Ortaya Çıkış Süreci: "Haklılığımla yalnızdım." - Kassandra (sayfa 39) Christa Wolf, mitolojiye ilgili bir yazar. Bunu yazdığı eserlerde gözlemlemek mümkün.
Euripides
Euripides
ve
Seneca
Seneca
'nın da işlediği Medea efsanesiyle (
Medea
Medea
ve
Medea
Medea
) ilgili kitabına ek olarak
Kassandra
Kassandra
romanıyla da Yunan Mitolojisi’nin kökenine iniyor. 1980 yılında eşi Gerhard Wolf’la birlikte Yunanistan’ı ziyaret eden Christa Wolf, bu gezinin ardından 1982’de ülkesinde bir dizi konferans gerçekleştirdi.
Johann Wolfgang Von Goethe
Johann Wolfgang Von Goethe
Üniversitesi’nde verdiği bu konferanslar büyük ilgi çekmişti ve onlardan beşincisinin konusunu ise Kassandra oluşturuyordu. Daha sonra romana dönüşecek olan bu taslak metin, bu şekilde ortaya çıkmış oldu. 9. Kassanda Romanı Ne Anlatıyor? “Gerçeğe duyulan bir parçacık isteğin, bir parça cesaretin, dünyadaki bütün yanlış anlamaları ortadan kaldıracağına hâlâ inanıyordum. Doğru olana doğru, doğru olmayana yanlış demek.” (sayfa 89) Bu sırada dışı ve ilgi çekici karakter üzerinden o dönemde yaşanmış birçok olayı yeniden resmediyor Wolf ve kendi bakış açısıyla yorumluyor. Troya’nın yıkılışı onun cümleleriyle yeniden hayat buluyor. Agamemnon’un savaş ganimeti olarak Yunanistan’a doğru yola çıkarken tüm geçmişini yeniden hatırlıyor. Yaşanacağını gördüğü ve ardından yaşandığına tanıklık ettiği her şey bir bir yeniden vücut buluyor ve âdeta bir sinema perdesi gibi gözlerinin önünden geçiyor. Ölümlerle, acılarla, travmalarla dolu hayat öyküsü Kassandra'nın psikolojisini bir hayli etkilemiştir ve bu anlattıklarına da yansımaktadır. Kitapta karşımıza çıkan bir diğer büyük olgu da savaşın korkunç boyutlarıdır. Homeros, İlyada’da Troya Savaşı’nı tüm çıplaklığıyla anlatırken karşımıza dehşetengiz sahneler çıkıyordu. Bir insan öldüğünde onun ölüsüne dahi saygı gösterilmiyordu. Bu durumu genelde Yunanlar’ın Troyalılar’a yaptıklarıyla anlatıyordu Homeros. Destanda Yunanlar daha barbar bir halk olarak resmediliyordu. Fakat bir bütün olarak ele aldığımızda her iki tarafın da tahammül edilmesi güç olaylara yol açtığını görüyorduk. Wolf’un Kassandra’sında da bu durumu gözlemliyoruz elbette. Kassandra’nın gözünden birçok vahşet sahnesi anlatılıyor. Kan dondurucu nitelikteki bu anlar dünyanın her yerinde her zaman karşımıza çıkan savaşlarda yaşanıyor ve yaşanmaya devam ediyor. Wolf’un romanı için “savaşa ağıt” demek de mümkün. Savaş da dahil olmak üzere öncesi ve sonrasındaki sayısız olayı bilmesine rağmen onları değiştirebilecek güce sahip olmayan bir kadının gözünden izliyoruz tüm olan biteni. Ve kadın demişken, savaşın kadınlar üzerindeki etkisini de yine başarılı bir şekilde ortaya koyuyor yazar. Etkileyici cümleler eşliğinde birçok Troyalı kadının akıbeti masaya yatırılıyor ve savaşın onların yüreğinde açmış olduğu yaralar yeniden gün yüzüne çıkıyor. Ataerkil sisteme ve savaşın eril yapısına bir başkaldırıdır aynı zamanda Kassandra. 10. Aineias ve Kassandra İlişkisine Dair: “Eğer Hektor kolumuzsa, Aineias da ruhudur Troya’nın.” (sayfa 91) Üstün bir yeteneğe sahip olması Kassandra’nın bir insan olduğu gerçeğini değiştirmiyor tabii ki. Duygu yüklü bir karakter ve hayalleri, arzuları, düşünceleri ve korkuları var herkes gibi. Arzuları arasında en dikkat çekeni ise Aeneas. Troya Savaşı’nda Troya saflarında gördüğümüz Aeneas, savaşın ardından Avrupa’ya doğru yola çıkar ve bu süreç Roma’nın kuruluş efsanesine dayandırılır. Romalı şair
Vergilius
Vergilius
'un "
Aeneas
Aeneas
" adlı destanında tüm detaylarıyla okuma şansına eriştiğimiz bu büyük destanın unutulmaz karakteri Aeneas’a aşıktır Kassandra. Romanda büyük yer kaplayan bu konuyu tüm açılarıyla öğreniyoruz. Yarım kalan ve hayallerde varlığı sürdüren bir aşk olduğunu da belirtmek gerekir. Kassandra’nın kaderini öğrendiğimize göre, Aeneas’ın kaderini öğrenmek için de Vergilius’un destanını okuyarak giderebiliriz merakımızı. Büyük Roma İmparatorluğu’nun kökeninin aslında Troya’dan gelmesi ve Anadolulu bir kahramanın Roma’yı kurması da son derece ilginç bir bilgi olarak hafızamızda yer ediyor. 11. Romandaki Akhilleus Portresine Dair: Kassandra’nın ve doğal olarak Troya’nın bakış açısıyla yazılan bu kitapta da tıpkı Homeros’un İlyada’sında olduğu gibi Yunanlar’ın son derece barbar ve kötü kalpli olarak resmedildiğini söylemiştim yukarıda. Bunların arasında daha fazla yer eden şüphesiz ki Yunan ordularının en güçlü kuvvetli savaşçısı olarak belirtilen “Tanrısal Akhilleus”tur. Kassandra ondan bahsedeceği esnada genelde “hayvan” kelimesini “tanrısal” kelimesi yerine kullanır. Onun için bir hayvandır Akhilleus. Savaş boyunca birçok barbarlığa imza atan kalpsiz bir adamdır. Ona olan nefretini her cümlesinde hissetmek mümkün. 12. Kassandra Romanının Şablonu: Savaşın yol açtığı yıkımı tüm detaylarıyla aktaran Kassandra’nın cümleleri aslında uzun bir monoloğa ait. Kısa bir roman veyahut bir novella olarak adlandırabileceğimiz bu eser herhangi bir durak noktasına sahip değil. Başlangıç ve bitişi var yalnızca. Bölümlere ayrılmış bir roman da değil. Bu açıdan bakıldığında okuması zor gibi gözükse de, aslında bu tercihiyle isabetli bir karara imza atıyor Christa Wolf. Kassandra’nın zihninden geçen her şey karmaşık bir şekilde birbiri ardınca sıralanıyor. Bu da romanının tamamını bir monoloğa dönüştürüyor zira bildiğimiz romanlar gibi bir akış sahip değil. Bilinç akışı tekniğiyle yazılan ve dikkatle takip edilmesi gereken bir roman Kassandra. 13. Kassandra Romanına Benzer Birkaç Kitap Tavsiyesi: Tıpkı Kassandra gibi modern yazarlar tarafından mitolojisinin farklı evrelerine odaklanan birçok roman, öykü, ve tiyatro oyunu mevcut. Bunlardan bazıları sıralayacağım:
İlahi Komedya
İlahi Komedya
-
Dante Alighieri
Dante Alighieri
Canzoniere
Canzoniere
-
Francesco Petrarca
Francesco Petrarca
Utku Şiirleri
Utku Şiirleri
-
Francesco Petrarca
Francesco Petrarca
Amphitryon
Amphitryon
-
Molière
Molière
Amphitryon
Amphitryon
Heinrich Von Kleist
Heinrich Von Kleist
Çatal Dil
Çatal Dil
-
William Golding
William Golding
Lavinia
Lavinia
-
Ursula K. Le Guin
Ursula K. Le Guin
Homeros'un Kızı
Homeros'un Kızı
-
Robert Graves
Robert Graves
Akhilleus’un Şarkısı
Akhilleus’un Şarkısı
-
Madeline Miller
Madeline Miller
Ben, Kirke
Ben, Kirke
-
Madeline Miller
Madeline Miller
Kızların Suskunluğu
Kızların Suskunluğu
-
Pat Barker
Pat Barker
Faust
Faust
-
Johann Wolfgang Von Goethe
Johann Wolfgang Von Goethe
Iphigenia Tauris'te
Iphigenia Tauris'te
Johann Wolfgang Von Goethe
Johann Wolfgang Von Goethe
Kartaca Kraliçesi Dido
Kartaca Kraliçesi Dido
-
Christopher Marlowe
Christopher Marlowe
Elbette konuya dair örnekler çoğaltılabilir. 14. Son Söz: Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları etiketiyle yayımlanan kitap, Modern Klasikler Dizisi içinde yer alıyor. Kitabı Almanca aslından dilimize kazandıran kişi ise
İlknur İgan
İlknur İgan
. Antik Yunan edebiyatına ilgi duyan, Yunan ve Roma mitolojisi hakkında eserler okuyan herkesin Kassandra romanını okuması da elzemdir. Antik metinlerde anlatılmamış ya da fazla detaylandırılmamış olan bu öykülerin modern yazarlarca yeniden ele alınması ve gündeme getirilmesi en başta takdiri hak ediyor elbette ve konunun meraklıları içinse oldukça yararlı oluyor. Kassandra da tam olarak bu tarife uyan romanlardan biri olarak öne çıkıyor. Yukarıda da bahsettiğim üzere, anlatım dili olarak alışılmışın dışında bir metin olsa da, bilinç akışı tekniğine alışkın olan okurların zorlanmayacağı bir özellikte. Keyifli okumalar dilerim. “…ama şimdi kabul etmemiz gerekir ki, insanın insana yapabileceği zulmün sınırı yok…” (sayfa 127) Kaynakça: Erhat, Azra, Mitoloji Sözlüğü. İstanbul: Remzi Kitabevi, 1972 (
Mitoloji Sözlüğü
Mitoloji Sözlüğü
-
Azra Erhat
Azra Erhat
)
Kassandra
KassandraChrista Wolf · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2020522 okunma
··
3.956 görüntüleme
Melike görür okurunun profil resmi
O kadar güzel bir inceleme olmuşki ellerinize sağlık kesinlikle okunacaklara eklendi (:
Bahri Doğukan Şahin okurunun profil resmi
Çok teşekkür ederim. Keyifli okumalar diliyorum. :)
Ecem okurunun profil resmi
Doğukan bey emeğinize sağlık. Ne kadar çok bağlantı kurmuşsunuz ve emek vermişsiniz yazarken. Çok büyük keyifle okudum gerçekten. Teşekkürler yazı için.
Bahri Doğukan Şahin okurunun profil resmi
Teşekkürler Ecem Hanım, rica ederim. Ek bilgilerle elimden geldiğince detaylandırmaya çalışıyorum. Ben de zaman ayırıp okuduğunuz için teşekkür ederim. ^^
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.