Suat hemen zarfı kenarından yırttı. Gözlerindeki duman yüzünden fark etmiyordu. Bu dolu zarfı açamıyor, eli titriyordu; sonra koştu, balkonda konuşan Necip ile Süreyya'nın arasına daldı, ''Yalıya gidiyoruz!'' dedi. Süreyya bakıyordu, önce inanmadı, ''Ne oluyor, neden?'' diye soran bir bakışla Suat'ın uzattığı kağıt paraları alıyordu, sonra birden, ''Bu ne? Bunlar ne? Nereden?'' sorularını sıraladı. Suat eliyle ağzını kapayarak, ''Sus!'' diyor, diğeri ''Kim gönderdi?'' diye sorarken, ''Babam, babam...'' yanıtını veriyordu. Sonra oraya oturup alçak bir sesle: ''Şimdi bu parayla kimseye bir şey söylemeden gidip yalıyı tutmalı, sonra da hepsinin gözünün önünde burdan çıkıp gitmeli...'' dedi

Yazar:

Mehmet Rauf

Türler:

Edebiyat,

Roman,

Türk Klasikleri

#90 En çok okunan kitaplarda #84 Edebiyat türünde #60 Roman türünde #9 Türk Klasikleri türünde

Tahmini Okuma Süresi: 9 sa. 57 dk.Sayfa Sayısı: 351Basım Tarihi: 2011İlk Yayın Tarihi: 1901Yayınevi: Kitap Zamanı Yayınları

ISBN: 9799944353150Ülke: TürkiyeDil: TürkçeFormat: Karton kapak

Fiyatlar

Tüm fiyatlar

EylülKitap Zamanı Yayınları · 351 syf

Bkmkitap

₺54,00

Satın Al

EylülArtemis Yayınları · 402 syf

Kitapyurdu

₺5,94

Satın Al

Benzer Kitaplar

Tümünü Gör

Araba Sevdası

7.1/10

İntibah

7.8/10

Sergüzeşt

7.6/10

Mai ve Siyah

8/10

Sefiller (2 Cilt Takım)

9.3/10

Monte Cristo Kontu

9.1/10

Ateşten Gömlek

8.1/10

Kara Kitap

8/10

Benim Adım Kırmızı

8.2/10

Oliver Twist

8.1/10

Reklam

Kitap İstatistikleri

Bütün istatistikler

361bingösterim

Bu basımın istatistikleri

47gösterim

Kitabın okur profili

Kadın% 81.9

Erkek% 18.1

0-12 Yaş

13-17 Yaş

18-24 Yaş

25-34 Yaş

35-44 Yaş

45-54 Yaş

55-64 Yaş

65+ Yaş

Yazar Hakkında

Mehmet RaufYazar · 40 kitap

Mehmed Rauf Servetifünun romancılarından, 1875 yılında doğdu, 1931 yılında İstanbul'da öldü. Bahriye Mektebi'ni bitirdi (1893), deniz subayı oldu, staj için Girit'e (1894), Kiel kanalının açılış töreninde bulunmak üzere Almanya'ya (1895) gönderildi, dönüşte İstanbul'da Tarabya'da elçilik gemilerinin irtibat subaylığına atandı. 1908'den sonra bahriye'den ayrıldı, hayatını yazarlıkla kazanmaya başladı. Cumhuriyet devrinde kadın dergileri çıkardı, ticaretli uğraştı. On altı yaşındayken yazdığı Düşmüş adlı hikayesini İzmir'e, Halit Ziya'ya göndermiş, Halit Ziya da Hizmet gazetesinde basmıştı, daha sonra İstanbul'da Mektep dergisinde yazıları çıktı. Halit Ziya, Cenap Şehabettin, Hüseyin Cahit'le böylece önceden tanışan Mehmed Rauf, sanatının en başarılı eserini Eylül romanıyla verdi; psikolojik roman örneği olan Eylül'de olduğu gibi öteki eserlerinde de özellikle aşk maceralarını konu yaptı. Romanları: Eylül (1901), Genç Kız Kalbi (1925), Böğütlen (1926), Define (1927), Son Yıldız (1927), Kan Damlası (1928), Halâs (1929) Hikâye Kitapları: İhtizar (Cançekişme, 1909), Âşıknâme (1909), Son Emel (1913), Hanımlar Arasında (1914), Bir Aşkın Tarihi (1915), Üç Hikâye (1919), İlk Temas İlk Zevk (1923), Aşk Kadını (1923), Eski Aşk Geceeri (1924) Mensur Şiir: Siyah İnciler (1901, 1925) Oyunlar: Ferdi ve Şürekâsı (1909, filme de alındı: 1917), Cidal (Kavga, 1911), Sansar (1920), Ceriha (Yara, 1927)