Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
203 syf.
8/10 puan verdi
·
13 günde okudu
geleceğinde hiçbir heyecan ve bilinmezlik göremeyen veronika haplar alarak intihar eder ve ünlü bir akıl hastanesine tedaviye gider. burada aldığı haplar nedeniyle ömrünün 5 gün kaldığını öğrenir. veronika'nın bunu öğrendiğinde geçirdiği değişimleri ve kendi ruhunu gerçekten görebilme sürecine tanık olmak güzeldi. hastanede kalan toplum tarafından deli olarak nitelendirilen insanların gerçekten deli mi olduğunu ya da delilik diye bir şeyin olup olmadığını düşündüren, hastaların biçilmiş belirli kalıplara karşı farklı düşüncelerini okuduğunuzda aslında doğru olanın onların olabileceğini fark edebileceğiniz, anlamlı yaşam ne demek bunu sorgulayabileceğiniz kısa ama öz sürükleyici bir kitaptı. ben sevdim baya (kitabın son sayfalarında mari karakteri hastaların dışarıda gördükleri sorunlarla içerideki sorunların aynı olduğunu ama bunlara burada sorun olarak neden bakmadıklarını çok güzel bir şekilde dile getiriyor. spoi içeriyor)
Veronika Ölmek İstiyor
Veronika Ölmek İstiyorPaulo Coelho · Can Yayınları · 200077bin okunma
348 syf.
8/10 puan verdi
·
13 günde okudu
Hayatı olduğu gibi yaşayan bir adamla, hayat hakkında düşünmekten onu yaşamayı unutmuş bir "kağıt faresi"nin diyalektik sohbetleriyle bezeli felsefi bir roman... Herkesin imrendiği ama olamadığı bir karakter olan Zorba; hissettiğini yapan, keyfine düşkün ama bir o kadar da doğru bildiğinden vazgeçmeyen, kendini raks ederek ifade etmeyi
Zorba
ZorbaNikos Kazancakis · Can Yayınları · 202015,9bin okunma
Reklam
126 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
Genç Werther'in Acıları
Uzun zamandır okumayı planladığım bir kitaptı Genç Werther'in Acıları. Nihayet bu planımı gerçekleştirdim. Nedendir bilmem kitabın adı zihnime Genç Werther'in Anıları olarak yerleşmiş. Bu yazıda bile anı yazacaktım neredeyse. Kitabın büyük bölümü kitabın kahramanı Werther'in, arkadaşı Wilhem'e yazdığı mektuplardan oluşuyor.
Genç Werther'in Acıları
Genç Werther'in AcılarıJohann Wolfgang Von Goethe · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2021120,4bin okunma
494 syf.
8/10 puan verdi
Delilik nedir?
Delilik ve şuur arasında köprü kuran iki adam ve bunların aynı anda aşık olduğu bir kadın. Deli deliyi görünce sopasını mı saklar yoksa şuurunu mu? Bir kişi tamamen deli ya da tamamen akıllı olabilir mi? Şartlara göre değişen duygu durumlarımız ve irademiz deli dediğimiz kişilerde çok sık değiştiği için mi deli diye adlandırırız? Bu ve bunun gibi birçok irade durumlarını sorgulatan bir kitap. Olay ve durum şeklindeki anlatımlar birbirini takip ediyor. Deli sayılabilecek ancak derin felsefik tartışma yapabilme potansiyeli olan iki adamın evli bir kadının hayatını nasıl altını üstüne getirdiklerini içeriyor. Kitaptaki kadın karakterler kadınların içindeki büyülü şefkati, anlayışı affediciliği temsil ediyor. İçerisinde kişilerdeki ahlaki anlayışı sorgulatan rahatsız edebilecek kısımlar var. Ne doğru ne yanlış, ahlak nedir ne zaman ve kimde aranmalı? Okudukça bir şeylere cevap bulmuyorsunuz. Daha çok soruya cevap arıyorsunuz. Kitap okuyucuya sürekli soru sordurtuyor. Kitabı okumam biraz zaman aldı açıkçası. Ortalama 500 sayfa ve ara ara sıkıldığım bölümleri oldu. Sonlara doğru akışı hızlandı. Ama tabii ki bana bir şeyler kattığını düşünüyorum. Türk edebiyatında daha derine inmemi sağlayan bir kitap oldu. Hüseyin Rahmi Gürpınar toplumsal olay ve olguları güzel işliyor gerçekten. Velhasıl kelam kitap diyor ki: -Bir deli kuyuya taş atmış, kırk akıllı çıkaramamış.
Ben Deli Miyim? (2 Cilt) (Cep Boy) (Tam Metin)
Ben Deli Miyim? (2 Cilt) (Cep Boy) (Tam Metin)Hüseyin Rahmi Gürpınar · Karbon Kitaplar · 2020572 okunma
292 syf.
·
Puan vermedi
Büyük yazar Dostoyevski'nin “Bu büyük bir ironidir.” dediği, yazılmış olduğu dönem ön planda tutularak içerisinde büyük gizler barındıran ve derinlemesine incelenmesi icap eden İspanyol yazar Cervantes'in kaleme aldığı Don Kişot, ana tema olarak sınıf ve değer mefhumlarına ışık tutarak, aristokratların saygın ve asil addedildikleri
Don Kişot
Don KişotMiguel de Cervantes · Yapı Kredi Yayınları · 202122,8bin okunma
348 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
Ah Be Zorba! Öyle Üzülüyorum Ki! Yaşarken Ölüyorum
Nikos Kazancakis
Nikos Kazancakis
. Yunan Edebiyatı başlı başına bir kaos fakat bu eserle o kadar geç tanıştım ki açık söylemek gerekirse benim gibi sıkı bir okuyucunun bu kitabı okumamış olması gerçekten hüzün verici ve hemen okumayı yeni görenler için bu kitaba 10 üzerinden 10 vereyim. Patron diye hitap edilen kahramanımız ekmeğini kitaplardan, yazılardan ve edebiyatdan
Zorba
ZorbaNikos Kazancakis · Can Yayınları · 202015,9bin okunma
Reklam
480 syf.
·
Puan vermedi
·
4 günde okudu
Emma burada yaşıyor
Çocukluğumdan beri kadın mücadelesi adı altındaki pek çok mesele ilgi alanımda olmuştur. Bunlar sıradan insanların sıradan yaşantıları gibi görünse de, bana hiçbir zaman olması gereken veya adına 'kader' denilen alışılmış düşünce kalıpları gibi gelmedi. Bir yerlerde acı çeken, aşık olan; aşkını gizlice yaşamak zorunda kalan ve uğruna her
Emma
EmmaJane Austen · Can Yayınları · 201810,1bin okunma
779 syf.
·
Puan vermedi
·
24 günde okudu
Haydi Zavallı Şövalye göster kendini.. Rus edebiyatının Dünya çapındaki temsilcisi Fyodor Dostoyevski, içinde yaşadığı Rus toplumundan hareketle insanı ve insanlığın yazgısını anlamlandırmaya çalışmış ve fikirleriyle varoluşçu düşüncenin öncülerinden kabul edilmiştir. İnsan benliğinin derinliklerindeki gizleri çözümlemeye çalışan ve felsefi
Budala
BudalaFyodor Dostoyevski · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 201224,9bin okunma
68 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
·
9 saatte okudu
Akıl ve akıl üzerine...
Kitap stoa felsefesi üzerine bir kitap ve yine bir ruh sağlığı hastanesinde geçiyor. Ruh sağlığı uzmanının hastanede yatan bir hastayla aralarında geçen felsefe ve yaşam üzerine olan diyaloglar güzeldi. Bu diyaloglar üzerine doktor bey, ruhunda var olan hasaslıkları fark ediyor, yakın çevresi tarafından "hasta" olarak nitelendirilip, hayatının anlamını kaybediyor ve bir zamanlar doktoru olduğu hastaneye bu sefer hasta olarak yatırılıyor. Benim yine akıl sağlığını sorguladığım bir kitap oldu. Evet akıl sağlığımız yerinde olmalı ama bu akıl sağlığı kime göre ve neye göre doğru? Gerçekten toplumun çoğuna aykırı davranmak mı "delilik" oluyor?
Altıncı Koğuş
Altıncı KoğuşAnton Çehov · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202269,5bin okunma
128 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Japon Raskolnikov'un Melankolik Sevgilileri
"İnsanlığımı Yitirirken" - Osamu Dazai - 1948 İnsanlığımı yitirirken, Hüseyin Can Erkin gibi usta bir çevirmen tarafından dilimize zaten kazandırılmıştı. Peren Ercan'ın çevirisi ise bir Şuuci Tsuşima 津島修治 (aka Osamu Dazai 太宰 治) alametifarikası olan anlama sınırı 35 kelimeyi geçen upuzun cümlelerinin öncelikle kısaltılması şeklinde
İnsanlığımı Yitirirken
İnsanlığımı YitirirkenOsamu Dazai · İthaki Yayınları · 202333,2bin okunma
Reklam
192 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
❝Fiziğin Dahi'sinin Aforizmaları❞
Albert Einstein
Albert Einstein
denilince akla gelen ilk şey meşhur formülü: E= mxc2 dir. Matematik ve Felsefe yaşamı ve evreni daha iyi anlamamızı sağlayan bilimlerdir. Bilim dünyasına katkılarından dolayı Newton, Tesla ve Einstein'in yerleri bende ayrıdır... "Matematik Tanrının, dünyayı yaratmak için kullandığı
Aforizmalar
AforizmalarAlbert Einstein · Zeplin Kitap · 2018473 okunma
779 syf.
9/10 puan verdi
·
11 günde okudu
"Budala" mıyız?
Kitabı beğendim. Her ne kadar 800 sayfaya yakın bir uzunluğu olsa da severek okudum. Ama bu gibi pozitif etkilerin yanında Dostoyevski'nin romanlarındaki nevrotik karakter tiplemesinin de içine girmek gibi negatif etkileri de oldu. Kitabı henüz okumamışlar, okuyacak olanlar ve okumuşlar kendisini en azından bir kere "budala" Prens
Budala
BudalaFyodor Dostoyevski · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 201224,9bin okunma
256 syf.
·
Puan vermedi
Burnumuzun bir kusuru bizi filozof yapar mı? Kitabımızın kahramanı Moscarda'yı yapıyor işte.Kahramanımızın hayatı, bir sabah eşinin "Ne o, burnunun çarpıklığına mı bakıyorsun?" demesiyle değisir.O güne kadar burnunun kusursuz olduğunu düşünen Moscarda'yı alır bir telaş. Aman ne burunmuş o ! Aldı bizim Moscarda'yı yaptı Descartes. Kendisinin, o güne kadar gördüğü kişi olmadığını düşünen Moscarda, zamanla her şeyi sorgulamaya başlıyor.Pandora'nın kutusunu açmıştır bir kere.Kimliğini, geçmişini,mesleğini,eşini, kısacası hayatla ilgili doğru sandığı her şeyi dışarıdan binlerce kişinin gözüyle seyrettiğinde gerçekleri görmeye başlayacaktır. Kahramanımız, delilik yolunda yürürken bize, "insan bir midir,hiç midir yoksa binlerce midir" diye sorduruyor. Kitabı genel olarak beğendim.Nobel ödüllü İtalyan yazar Luigi Pirandello'nun mizah anlayışını ve anlatımı da hoşuma gitti.Felsefik bir kitap olduğu için akıcı ve sürükleyiciydi diyemem.Okurken düşündüren kitaplardan. Son olarak, 1934 yılında Nobel ödülü alan Pirandello, 1936 yılında ölür.Yazarın popülerliğinden yararlanmak isteyen faşist diktatör Mussolini,cenazesini ulusal bir törenle kaldırmak ister.Oğlu ise vasiyetine bağlı kalınmasını ister ve reddeder.Vasiyeti ise bir cümleden ibarettir: "Kimse gelmesin cenazeme, cesedim yakılıp rüzgarlara ve eğer mümkün olursa Sicilyadaki denizime savrulsun..." Keyifli okumalar...
Biri, Hiçbiri, Binlercesi
Biri, Hiçbiri, BinlercesiLuigi Pirandello · Aylak Adam Yayınları · 20184,034 okunma
134 syf.
·
Puan vermedi
·
6 günde okudu
Deliliği konuşturma kisvesi altında Erasmus, çağının kilisesine ve o kilisenin mensuplarına en acımasız eleştirileri yöneltir. Bu niteliğiyle “Deliliğe Övgü” çağlar boyunca bağnazlığa karşı kaleme alınmış en yetkin düzeydeki başyapıtlardan biri olmuştur. Her sayfasında hiciv ve ironiyi birlikte gördüğümüz için konusu zıtlıktır. Deliliği , okurla konuşur bir şekilde bizlere sunan Erasmus , yüzeysel bakıldığında saçma gibi görünen anca derinden bir inceleme söz konusu olduğunda hayranlık uyandıran bir anlatımla eserini sunmuştur. Bizlere doğru-yanlış, güzel –çirkin, cehalet-bilgelik gibi kavramları birlikte vererek sorgulamamızı ve düşünmemizi istemektedir. Aklın düşünce ile kirlendiği, mutsuzluğun ve ruh sıkıntılarının başlıca nedenin insanın doğasından koparılması olduğunu söyler. Genel olarak akılcılığı ve aklı yerse de deliliğin içine gizlediği gerçek deliği yani bilgeliği de övmektedir. Filozofları, din adamlarını, halkı da eleştiren Erasmus bunları delilik ve dâhilik altında yapmaktadır. Aslında yazar kitap boyunca deliliği överken bilgeliği de övmektedir. Deliliğin hayatın kaynağını teşkil ettiğini ve hemen her şeyde bir parça delilik olduğunu söyler. Hayatımızda karşımıza çıkan güçlüklerle baş edebiliyorsak başvurduğumuz bu delilikler sayesindedir der.
Deliliğe Övgü
Deliliğe ÖvgüDesiderius Erasmus · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202111,5bin okunma
311 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
"En Mavi Göz" adlı eseriyle tanışmıştım Toni Morrison'la. O kitabı okurken sakin sakin, basit bir dille, bir çocuğun kafasının içine girmiş gibiydim. Ama çocuğun anlattığı hikayenin dehşet verici ayrıntılarını sezdikçe "dumur olmuştum" denir ya öyle sarsılmıştım. Yazarı araştırdığımda Nobel Ödülü alan ilk Siyahi kadın
Sevilen
SevilenToni Morrison · Sel Yayınevi · 20231,434 okunma
572 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.