Arkadaşlar selam.
Uzun bir süre oldu, sanırım 1.5 yıldır inceleme yapmıyorum. Bunun sebebi zorlu bir dönemden geçtim, kafa olarak iyi değildim; yeni yeni toparlanabildim.
Aklımdan inceleme fikri geçmiyordu, ancak son zamanlarda yazdığım bazı incelemelerden çok güzel dönütler aldım, kenarda köşede yazdığım bazı lakırtıların okurlar tarafından
Sabahattin Ali’nin yazdığı mektuplardan değil, Sabahattin Ali’ye yazılan mektuplardan oluşuyor.
Tabii bu durumda, “…mektuplaşmalarını okuyoruz,” demek yanlış olur.
Kitap, 1922-1948 yılları arasında ki -
Nazım Hikmet Ran , Esat Adil Müstecaplıoğlu, Mehmet Ali Aybar, Mehmet Ali Cimcoz,
Aziz Nesin , Melahat Togar (Melahat Kemal), Ayşe Sıtkı İlhan,
Merhabalar,
Malum koronalı moronalı karantinalı kısa çalışma ödenekli işsiz güçsüz günlerimde açtığım ve sizlerin değerli destekleriyle her geçen gün büyüyen Youtube kanalımın bugün 17. günü.
1 Nisan tarihinden başlayarak iki ay boyunca neredeyse her gün bir kitap incelemesi bir de edebiyat sohbeti olarak devam ettiğim kanalıma Haziran ayı
“Ölümün bitmeyen ufkunda yatarken gene sağ,
Bir avuç toprak olurken gene yüksek, gene dağ…”
***
Dolmabahçe sarayı her zamankinden daha sessizdi,
En yakın arkadaşlarının gözleri dolu dolu ona bakıyorlardı,
O günün sabahında herkeste bir huzursuzluk vardı,
Etrafı kalabalık değildi,
Ayağa kalkacak diye umutla bakıyorlardı,
Tüm heybetine rağmen,
''İyiyi kötüden ayırmak külfetini okuyucuya bıraktığım için özür dilerim.'' Bakın bu inceliktir, naifliktir, temizliktir, bir şairin / yazarın ruhunun yansımasıdır.
3 kısım ve 13 öyküden oluşan kitap, Sabahattin Ali'nin bu önsözüyle başlar. ''Zor olan insan olmak değil kii, mesele insan kalabilmekte'' demiştir Sabahattin Ali'nin eserlerini
"Olmak ya da olmamak, işte bütün mesele bu!" #45458134
Merhaba değerli okurlar,
Ömer ile İngiliz edebiyatının dünyaya kazandırdığı, birçokları tarafından tarihin en büyük tragedya yazarı olarak kabul edilen Shakespeare'in kitaplarından okumaya karar verdik. Sizde bize katılmak ister
Okuma grubumuz ile listelerimizde, Kasım klasiklerinde Germinal vardı. Benim ikinci okumam olan ve çok az kitapla kıyaslanabilecek bir eserdir Germinal, bilenler bilir.
Lâtincede, tohum, tomurcuk, filiz anlamına gelir Germinal. Aynı zamanda Fransız Cumhuriyetçi Takvimi'nin 7. ayı anlamındadır. Yazarın, Germinal öncesinde Meyhane adlı kitabını
Bu kitabın, değerli yazarlarımız Soner Yalçın ve Doğan Yurdakul tarafından ele alındığı yıllarda ben yurt dışındaydım ve o zamanlar gençliğinde vermiş olduğu bir yaşam hevesi ve enerjisi ile böylesi meselelere çok uzaktım. Özelikle 90’lı yıllar, Almanya’da yaşayan biz Türkler ve Türkiye’den çalışmak için oraya göç etmiş olanlar ile birlikte, başka
57. Kurban ses ver dedim kendime
. .
Neden 56 kurbandan sadece bir kısa inceleme var ? Okudukça"söylüyorum ki "Teneke Trampet" e inceleme yazılamaz. .
#SPOİLER ..
Ne söylesek eksik kalacak "bu cepte dursun "
Kitabı sevmedim..
ama sevmiş de olabilirim,algı seviyemi yerden yere vurduğunu kabul ediyorum itiraf ediyorum ki