Âdem oğluna elzem olan yükselmek değil, yüklenmek ve yücelmektir...
Seyyid Kutub 
Ali Şeriati 
Aliya İzzetbegoviç 
Hasan el-Benna 
Ebu'l A'lâ el-Mevdudi 
Ebu’l Hasan Nedvi 
Muhammed Kutub 
Necip Fazıl Kısakürek 
Malcolm X 
Cahit Zarifoğlu 
Bediüzzaman Said Nursî 
Erdem Bayazıt 
Rasim Özdenören 
Salih Suruç 
Dücane Cündioğlu 
Sezai Karakoç 
Hafız-ı Şirazi https://1000kitap.com/yazar/i38013 
Fuzuli 
Mustafa Kutlu 
Seyyid Hüseyin Nasr 
Roger Garaudy 
İmam Gazali 
Zeynep Gazali 
İbn-i Haldun 
İbn Rüşd 
Nuri Pakdil 
Malik Bin Nebi 
Atasoy Müftüoğlu 
Şeyh Sadi Şirazi 
İskender Pala 
Halil Cibran 
Melayê Cizîrî 
Nazım Hikmet Ran 
Khaled Hosseini 
Franz Kafka 
Stefan Zweig 
Victor Hugo 
Lev Tolstoy 
Mevlana Celaleddin-i Rumi 
Yunus Emre 
Şeyh Galip 
Sema Maraşlı 
Ahmet Hamdi Tanpınar 
Oscar Wilde 
Karl Marx 
Nizamülmülk 
Fyodor Dostoyevski 
Mehmet Akif Ersoy 
Nurettin Topçu 
İmam Humeyni İmam Gazali 
Aristoteles 
Ehmedê Xanî Roger Garaudy 
Fazlur Rahman Salih Suruç 
Salih Mirzabeyoğlu 
Tahsin Özmen 
Montaigne Lev Tolstoy Tahsin Özmen Ahmet Hamdi Tanpınar 
Abdullah Galib Bergusi 
Muhammed Emin Yıldırım 
Muhammed Hamidullah 
Tarık Tufan 
İbrahim Tenekeci 
İsmet Özel İskender Pala 
Ebu Mansur El Matüridi 
Ömer Nesefi 
Mark Twain 
Abdulfettah Ebu Gudde 
İlber Ortaylı 
Yaşar Kemal 
Orhan Pamuk 
Elif Şafak 
John Steinbeck 
Umberto Eco 
Hasan Ali Toptaş 
Amin Maalouf 
Jules Payot 
Mehmed Uzun 
Nevzat Tarhan 
Antoine de Saint-Exupéry 
Serdar Tuncer 
Kemal Sayar Yaşar Kemal 
Zülfü Livaneli 
İbrahim Kalın
BİZ ve ONLAR...
Biz Allah'a ve Resûlü'nün getirdiği kitaba, insanın insan üzerindeki tasarrufu ile değil, Resûlü'ne de Allah'ın verdiği imânla inanıyoruz. İşte mutlak hakkında bizim dışımızda hiçbir düşünce ve YAŞAMA'nın söyleyemediği budur. Onlar KONUŞMAYAN mutlakları ve onun hakkında konuşan beşer şuuru-şuurları ile, insanın insanı tasarrufu içinde kalıyorlar... Biz imânla, Allah'ın bildirdiği üzere, "Allah'a itaatın Resûlü'ne itaatla mümkün olduğu" nu bilen bir tasarruf silsilesi içindeyiz, onlar ise belirttiğimiz üzere.
Sayfa 290 - 5.Levha, -Halk Âlemi Mistiği-, (Şuur-Madde-Ruh) İBDA YayınlarıKitabı okudu
MUTLAK VARLIK ve O'NUN KELÂMI...
Herkesin hakikati kendine... O zaman, mutlak bir hakikat hâlinde görünen, MUTLAK VARLIK ve O'NUN KELÂM'ı gerekliliği, bir kısım şuurlar tarafından O'dur ve O'nundur diye idrak edilerek "imân" mevzuu olurken?
Vahye muhatap olan, Allah'ın Sevgilisi; ve O'nun getirdiğinin hak ve O'na itaatin gerekli olduğunu kullarına bildiren, bu İMÂNI VEREN de Allah. Allah'ın imânı nasib ettiği ve etmediği kullar.
MUTLAK VARLIK'ın MUTLAK KELÂM'I; bu mesele, bütün diğer maddî veya mistik MUTLAK kabul edişlerden bizi ayıran, -sahtelerden ayıran!" esas mesele.
Sayfa 289 - 290, 5.Levha, -Halk Âlemi Mistiği-, (Şuur-Madde-Ruh) İBDA YayınlarıKitabı okudu
HAYRET ve MUTLAK GAFLET MAKAMI...
- "Allah hiçbir hükümle mahkûm ve hiçbir ilimle malûm değildir...
O'nu mahlûkunun kavrayış haddine sokarken, her hüküm nasıl ve ne türlü olursa olsun, yanlıştır. Orası insan için nihaî hayret ve mutlak gaflet makamıdır ve o diyarda münhasır bilgisizlikten başka bir şeye yer yoktur..."
Sayfa 204 - 4.Levha -Düşünce (Sır ve Problem)- (Akıl ve Akıl) İBDA YayınlarıKitabı okudu
Varlık...
- "Varlık, daima var olmalıdır; o, hiçbir zaman yok olmadı ve olmamalıdır. Aksi hâlde varlıktan önce ve sonra yokluk aramak gerekecektir. Varlığın sebebi ve neticesi yokluk-hiçlik olacaktır. halbuki, yokluk yok olduğu için, varın önünde ve arkasında bulunamaz; aksi hâlde, yokluğa varlık izâfe etmek gerekecektir. O hâlde, "Gerçek Varlık" geçici değil, ezelî ve ebedî olmalıdır... Mutlak Varlık'ın sonsuz olması da zarurîdir; aksi hâlde ne ile sınırlıdır?.."
Sayfa 197 - 4.Levha -Düşünce (Sır ve Problem)- (Varlık ve Varoluş) İBDA YayınlarıKitabı okudu
ALLAH'IN İŞİ...
- "Allah'ın işi, "Ol der, olur"dur. O illetlere (sebeplere) bağlı değildir..."
Sayfa 94 - 2.Levha, -Şahsiyet ve Müteâl (Aşkın) Olarak şuur- (Emr ve Varlık), İBDA YayınlarıKitabı okudu
KENDİNİ BİLEN-BİLİNEN...
- "Bütün peygamberler birbirlerini tanımışlardır! [...] Bundan sonra dostlar dediler ki: "Ey Allah'ın elçisi, her peygamberin kendinden önce geleni tanıttığına ve senin sonuncu Elçi olduğuna nazaran, seni kim tanıtacak?" Buyurdular ki: "Nefsini bilen şüphe yok ki Allah'ını da bilir!"... Şu hâle göre, O'nun nefsini bilen, Rabbini de bilir!
Sayfa 89 - 2.Levha, -Şahsiyet ve Müteâl (Aşkın) Olarak şuur- (Kendini Bilen-Bilinen), İBDA YayınlarıKitabı okudu
HAKKELYAKÎN BİLMEK...
- "Bizzat O'nu O'nunla bilmek ve O'nda yok olmak..."
Sayfa 88 - 2.Levha, -Şahsiyet ve Müteâl (Aşkın) Olarak şuur- (Hakkelyakîn Bilmek), İBDA YayınlarıKitabı okudu
MÜTEÂL VARLIK...
- "Allah bu tasavvurlar âlemine ve hatta hiçbir âleme sığmaz. Eğer tasavvurlar âlemine sığmış olsaydı, tasavvur edenin onu kavramış olması gerekirdi ve bu bakımdan o, tasavvurların yaratıcısı olamazdı. İşte böylece O'nun bütün âlemlerin ötesinde ve üstünde olduğu anlaşılmış oluyor..."
Sayfa 84 - 85, 2.Levha, -Şahsiyet ve Müteâl (Aşkın) Olarak şuur- (Müteâl Varlık), İBDA YayınlarıKitabı okudu