Sinema-edebiyat ilişkilerindeki başarılı yapımları, tavsiye film listesi haline getirmek için öncelikle
Edebiyat Atlası ‘ndan bir alıntıyı daha önce paylaşmıştım.(#46533729)
Romanlardan sinemaya aktarılan filmlerde eserin aslına ne kadar sadık kalındığı yoruma açık olmakla birlikte
Türk yazar, siyasetçi, akademisyen ve öğretmen olan
Halide Edib Adıvar, Cumhuriyet dönemi Türk edebiyatının en çok eser veren yazarlarındandır. Eserlerinde kadının eğitilmesine ve toplum içindeki konumuna özellikle yer vermiş, yazıları ile kadın hakları savunuculuğu yapmıştır. Birçok kitabı sinemaya ve televizyon dizilerine uyarlanmıştır.
Sinekli Bakkal adlı romanı, Halide Edib Adıvar'ın ünlü romanıdır. Sinekli Bakkal, Paris'te yazılmış ve ilk kez 1935 yılında Londra'da yayımlanmıştır. Romanı okumaya başladım.
Hatırlarsınız , başka bir hikaye etkinliği başlığında (#32033924) her hafta birer öykü yayınlayıp, sizden görüşlerinizi belirtmenizi istemiştim genel olarak. Üç hafta kadar sürdü etkinlik- Yaşar Kemal, Onat Kutlar ve Sait Faik'in hikayelerini okuyup yorumladı bazı arkadaşlar. (https://1000kitap.com/gonderi/32267275, https://1000kitap.com/gonderi/32267275, #32534338) Bugün de, etkinlik kapsamında olmasa da, Adalet Ağaoğlu'na ait bir hikayeyi paylaşıyorum - Rabia'nın dönüşü.
Ulu Hakan Sultan İkinci Abdülhamid Han
Hz.
"Kı*zıl Sultan demek"
Ne demek !!
33 yıl Devlet-i Âliye'yenin memalik-i Osmanlı'nın, Âl-i Osmanlı padişahına bu kelam hiç şık cümle olmamış... hiç (Syf89)
Halide Edip Adıvar'ın cumhuriyet döneminde kadın hakları için mücadele ettiğini ve romanlarında güçlü kadın karakterlerle mesajını günümüze taşıdığını biliyor muydunuz?
Merhabalar. Bir hususta fikirlerinizi almak istiyorum. Halide Edip'in
Sinekli Bakkal romanını okumaya başladım. Can yayınlarının baskısını almıştım. Aldığıma çok pişman oldum. Yayınevi birçok kelimeyi güya orjinalliğini bozmayalım diye sadeleştirip çeviri yapma gereği duymamış. Bilinmeyen eski Osmanlıca kelimeleri hadi geçtim "komik olacak derecede" bilinen birçok kelimenin de tanımını sayfa altında dipnot olarak açıklama gereği duymuş. Üçüncü sayfasına gelip bırakıverdim. Oraya kadarki birkaç örnek; aciz, ahret, safha, rivayet etmek, tenezzül etmek... Gerisini siz düşünün artık:) Okurken sürekli kelimelerin yanındaki dipnot işaretinden kitaba konsantre olamadım. Günümüz Türkçe'sinde hadi tam karşılığı olmayan bir kelimenin tanımı, açıklaması yapılır anlarım ama basit, çevirisi kolay, bilindik birçok kelimeyi de sanki okuru iyice cahil yerine koyar gibi gereksizliklerle mahvetmişler.
Kısacası bana bu kitabın çevirisi düzgün, daha okunaklı hangi baskısını tavsiye edersiniz?